Genel Başkan Yardımcımız Ömer İleri, "Türkiye Yüzyılında Küresel Demokrasi Gençlik ve Teknoloji Forumu"nda konuştu:
Genel Başkan Yardımcımız Ömer İleri, "Toplumun temsilcisi olarak siyasetçi, yeni gelişen teknolojilerin topluma dokunduğu noktaları tespit etmeli. Burada alınması gereken tedbirler varsa bunları yakalamalı veya yönlendirmemiz gereken bir istikamet varsa da yönlendirmeli." dedi.
İleri, Diplomasi Vakfı tarafından Ulucanlar Müzesi'nde düzenlenen "Türkiye Yüzyılında Küresel Demokrasi Gençlik ve Teknoloji Forumu"nda yaptığı konuşmada, ihtiyaçlara göre teknolojinin geliştirildiğini belirterek, "Diğer taraftan da teknolojinin toplumu etkilemesi var. Bu çok önemli. Bu, özellikle son yıllarda oldukça yoğun bir şekilde gündemimize gelen bir dinamik. Yeni gelişen üretim metotları, işte sosyal medya teknolojileri vesaire bizim hakikaten gündelik yaşamımıza doğrudan dokunmaya başladı artık. Sosyal medyadaki iletişim kültürü bizim günlük iletişimimizi de etkilemeye başladı." dedi.
Teknolojinin, ortaya koyduğu kullanım kültürü itibarıyla toplumda bir etkisinin olduğunu ifade eden İleri, şöyle devam etti:
"Siyasetin bu süreçteki yeri ne olmalıdır? Biz, işte tam bunu diyoruz ki, yeni ortaya koyduğumuz 'dijitalin siyaseti' kavramı kapsamında, iki tane bacaktan bahsediyoruz. Siyasetçi bir taraftan teknolojiyi iyi kullanmalı, etki kullanmalı. Bu, gerek sosyal medya mecralarını kullanmak yoluyla gerek veri tabanlı karar, destek mekanizmaları yoluyla vesaire olabilir. Ama diğer taraftan da siyasetçi, teknolojiyi yönlendirmeli. Başka bir deyişle toplumun temsilcisi olarak siyasetçi, yeni gelişen teknolojilerin topluma dokunduğu noktaları tespit etmeli. Burada alınması gereken tedbirler varsa bunları yakalamalı veya yönlendirmemiz gereken bir istikamet varsa da yönlendirmeli."
İleri, bugün bakıldığında yapay zekanın olduğunu dile getirerek, "Bir yandan bulut bilişimi var. Bunlar daha çok merkeziyetçi diyebileceğimiz teknolojiler. Diğer yandan blokzincir var, merkeziyetsiz teknolojiler. Yani teknolojik paradigmalar arasında da bir çatışma ve uzlaşmazlık söz konusu. Dolayısıyla bir yol ayrımına geliyor dünya. İşte bu yol ayrımlarında da siyasetçilerin bir pozisyonu olması lazım. Biz AK Parti olarak, işte bu 'dijitalin siyaseti' kavramını çalışıyoruz ve bu istikamette, teknoloji yol ayrımlarını daha iyi anlamak noktasında üniversitelerimizde, sektörümüzde, KOBİ'lerimizle, uluslararası çalıştaylar yaparak ilerliyoruz." diye konuştu.
"Çok kapsamlı iyi mühendisliği olan bir çalışma yaptık"
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla ve liderliğiyle bir taraftan siyaset çalışmaları yaparken diğer taraftan da dijitali etkin kullanma noktasında teknik çalışmalar yaptıklarını anlatan İleri, şunları kaydetti:
"Hakikaten bu çalışmaları aslında yani normalde bir siyasi partide kolay kolay görmeyeceğiniz bir profesyonellikle bir proje yönetimi mantığıyla yaptık. Yazılım yönetimi tecrübelerini de kullanarak yaklaşık bir yıllık bir çalışma sonucunda AK Parti adında bir dijital platformu hayata geçirdik. Hakikaten şu an sevinerek paylaşmak istiyorum; türünün ilk örneğidir. Yani yazılım dünyasında olanlar bilirler, çeşitli yazılım sınıfları vardır. Bu da dünyanın ilk uçtan uca siyasal süreç yönetim platformudur. Bu platform sayesinde biz, 11 milyon üyemizle sahada hızlı organize olabileceğimiz, faaliyetlerimizi çok hızlı planlayabileceğimiz yani coğrafi konumlamalarından tutun, kimin nerede hangi sokağa ne zaman gitmesi gerektiğine kadar detaylı planlama yapabileceğimiz, arkadaşlarımıza doğrudan uygulama üzerinden telefon numarasına gerek kalmadan ulaşabileceğimiz, konum bazlı servislerimiz ile hangi sokağa kaç kere gitmişiz, hangi vatandaşımızın talebini almışız, bu talep şu an kimde bekliyor, hangi aşamada? Bunu takip edebileceğimiz, gerçekten çok kapsamlı iyi mühendisliği olan bir çalışma yaptık."
