"Terör bizzat bazı devletler eliyle yapılıyor"
Genel Başkan Yardımcımız Mustafa Şen, "Çokça teröre maruz kalma, terör örgütlerinin birden fazlasıyla aynı anda da mücadele etme ve bunda başarılı olma, başarılı olurken de hukuk çerçevesinde kalabilme çok zor iştir. Türkiye bunu başarmıştır." dedi.
AK Parti'nin iktidara gelişinin 20. yıl dönümü dolayısıyla organize edilen "21. Yüzyılda Siyaset ve Yeni Açılımlar Forumu" kapsamında Hilton İstanbul Bosphorus Otel'de "Küresel Tehditler, Terör ve Güvenlik" başlıklı panel düzenlendi.
Panelin moderatörlüğünü yapan Şen, dün başlayan ve 2 günlük süreç için 6 ay hazırlık yapılan forumun, bu sürece değdiğini söyledi.
Oturumda "terör ve güvenlik" konularının ele alınacağını belirten Şen, programın dünyada en çok terör saldırılarına maruz kalmış ülkelerden biri olan Türkiye'de yapıldığına işaret etti.
Şen, "Çokça teröre maruz kalma, terör örgütlerinin birden fazlasıyla aynı anda da mücadele etme ve bunda başarılı olma, başarılı olurken de hukuk çerçevesinde kalabilme çok zor iştir. Türkiye bunu başarmıştır. Yani hem teröre karşı mücadele hem de hukuk çerçevesi içerisinde kalma, demokrasi çerçevesi içerisinde kalma, meşruiyetten sapmama çok zordur." ifadelerini kullandı.
Diğer ülkelerin teröre karşı ilişkilerinde Türkiye'yi örnek almaları gerektiğini belirten Şen, şu değerlendirmede bulundu:
"Çünkü biz görüyoruz ki bazı ülkeler, maalesef bizatihi açıktan teröre destek vermektedirler. Öyle ki hemen güneyimizde kamyonlar dolusu diyeceğim ama siz onu üç beş kamyon olarak algılamayın. On binlerce kamyon dolusu silahı, cephaneyi terör örgütlerine veren NATO'da müttefikimiz olan bir ülke var mesela. Bunu nasıl yapıyor? Bunu hukukun neresine sığdırabiliyor? Bugün neresine insan hakları, hukukun üstünlüğü diyor? Kendisine nasıl hukuk devleti diyor? Bunlar büyük tartışmalardır."
"Terör bizzat bazı devletler eliyle yapılıyor"
İçinde yaşanılan çağa "postterörizm çağı" demeyi uygun gördüğünü belirten Şen, şunları kaydetti:
"Malumunuz içinde bulunduğumuz çağa, 'postkapitalist çağ' diyen var, 'postmodern' diyen var, 'postendüstriyel çağ' diyen var. Onlardan bir tanesi de eğer post ile birlikte söylenecekse 'postterörizm çağı'dır diye düşünüyorum. Çünkü bizim çocukluğumuzda, gençliğimizde 'terör' devletlerin değil, 3-5 tane çetenin yapmış olduğu gayrihukuki eylemdi. Şimdi ise görüyoruz ki özellikle 11 Eylül'le birlikte başladığını düşünüyorum ve 11 Eylül'de bizatihi böyle olduğunu düşünüyorum. Terörün bizzat bazı devletler eliyle yapıldığından, yani finanse edilmesinden bahsediyoruz."
Postterörizm çağında yeni meydan okumanın siber güvenlik alanında olduğunu, terörist faaliyetleri bu alanda görebildiklerini dile getiren Şen, bunlara karşı devletlerin hiçbir şekilde terör ve terörist ayrımı yapmadan işbirliğine gitmeleri gerektiğini anlattı.
Panelde konuşan Prof. Dr. Hilmi Demir de dinin değil, dini yapıların güvenlik sorununa dönüştüğünü belirterek, tehdit oluşturan şeylerin teoloji yerine yapılar olduğunu söyledi.
Terörü besleyen faktörlerin başında ırkçılığın geldiğini anlatan Demir, 11 Eylül saldırısını herkesin hatırladığını, birçok kişinin öldüğü ve yaralandığı "ırkçı" saldırı olan "Oklahama Saldırısı"nı ise kimsenin hatırlamadığını kaydetti.
